Kerkük - Arif Nihat Asya

Kerkük - Arif Nihat Asya
Yılların ötesinden gelen
Kanadları yorgun kuşum..
"Büyük Kar" da ablam doğmuş
"Küçük Kar" da ben doğmuşum.
Masallara karışmış
Eski, eski, eski günlerde
Parmakla gösterilmişiz
Nişanlarda, düğünlerde:
O, ipek çilesiymiş yumuşak;
Ben, bembeyaz kar topuymuşum.
Birgün, hastalanmış ablam;
Muska a kâr etmemiş, ekşi toprak da...
Şimdi yatıyor annemle babamın
Yattığı yatakta!
Ben -gördüğünüz gibi- uzakta, uzakta
İkinci çocukluğumu emeklemekteyim;
Onların çağıracağı saati
Hızır beklercesine beklemekteyim.
Daha gelmedi mi sırası?
Uçup ey kuşlar, büyük küçük.
Akıp ey bulutlar, köpük köpük
Siz söyleyin: kaç günlük
Yoldu orası?
Yıllar, birer ikişer derken
Beşer onar mı yürüdü?
Yollar silindi çoktan...
Tarihi duman bürüdü!
Ne kapı, ne eşik, ne ocak...
Ağlar çardağına bağ,
Başına çardak!
Horyatlar söylenir ağıttan acıklı;
Ağıtlar söylenir horyattan yanık!
Arif Nihat Asya / Bir Bayrak Rüzgar Bekliyor